Berlin ve Stuttgart’ta Alman askerlerinin Afganistan’dan çekilmesi için kitlesel barış gösterileri yapıldı. Konuşmalarda, “Uluslararası Güvenlik ve Destek Gücü (ISAF)” isimli işgal ordularının Afganistan’daki sorunların azalmasına değil artmasına neden olduğu vurgulandı. Barış gösterilerinde, “silahlanmaya değil sosyal harcamalar kaynak ayrılsın” talebi de ileri sürüldü. Berlin’de konuşan Alman Barış Konseyi sözcüsü Strutynski, Almanya’nın bütün askerlerini her yerden geri çekmesini talep etti.
Başkent Berlin’de binlerce barış yanlısı Alman hükümetinin giderek askerileşen dış politikasını protesto ettiler. Saat 12:00’dan itibaren Berlin’in ünlü “Brandenburg Tor” kapısında buluşan kitle, Alman askerlerinin Afganistan’daki işgale katılma süresinin uzatılmasına hayır dediler. Bir süre önce Federal Hükümet, Alman askerlerinin Afganistan’da kalma sürelerini uzatmak üzere yasa taslağını kararlaştırmıştı. Önümüzdeki Ekim ayı içindeyse yasa taslağı Federal Parlamento’nun onayına sunulacak.
Hükümetin yasa taslağı Afganistan’daki Alman askerlerinin sayısın bin kadar artırmayı ve görev süresini 14 ay uzatmayı içeriyor. Bilindiği gibi bu askerlerin yanı sıra birde 120 askerden oluşan “Acil Müdahale Birliği” de Afganistan’a gönderilmesi karar altına alınmıştı. Alman Barış Konseyi’nin verdiği bilgiye göre kararın parlamentodan çıkmasıyla birlikte Afganistan’daki Alman askerlerinin sayısı 5 bine yaklaşacak.
Gösteri ve mitinge Sol Parti, DKP, MLPD ve DİDF’in yanı sıra değişik yerli ve göçmen örgütleri, çok sayıda kurum ve kuruluş da katıldı.
Brandenburger Tor önünde yapılan mitingde aralarında Che Guevera’nın kızı Aleida Guevara March’ında olduğu bir çok kişi konuşmalar yaptılar. Konuşmalarda ABD ve müttefiklerinin Afganistan ve diğer başka ülkelere yaptıkları müdahaleler kınandı ve barış için uluslararası düzeyde hareketlerin oluşması talebi dile getirildi.
Bizim adımıza onaylamayın!
Brandenburg Tor buluşan kitle Alman askerlerinin Afganistan’dan derhal çekilmesi talebiyle Gendarmanmarkt’a kadar yürüdüler. Yürüyüş güzergâhı boyunca yeni katılımlarla göstericilerin sayısı 8 bine çıktı.
Yürüyüş boyunca taşınan döviz ve pankartlarda Federal Parlamento’nun yasa taslağını reddetmesini talep eden göstericiler, “Bizim adımıza savaşı onaylamayın” talebini ileri sürdüler. Alman askerlerinin Afganistan’da “kalkınma yardımı” verdiği iddiasının eleştirildiği ve yalan olduğu vurgulanan gösteride, “Afganistan işgaline son” denildi.
Almanya’nın ilk denemesi değil!
Yürüyüş kolu ABD, İngiltere ve Rusya elçiliklerinin önünden geçerek miting alanına geldi.
Mitingde ilk konuşmayı Afgan kökenli öğretim görevlisi Dr. Matin Baraki yaptı. Baraki konuşmasında savaşın Afganistan savaşı olmadığı, savaşın Afgan halkına karşı bir savaş olduğunu dile getirdi. Almanya’nın Hindikuşa yerleşmek istemesinin ilk defa gerçekleşmediğini, Hitler’in de 1941’de “Barbarosa” planıyla buraya yerleşmek istediğini, buradan Çin ve Hindistan’a girmek istediğini belirtti. “O zaman olduğu gibi bugünde bütün işgal güçleri büyük bir direnişle karşı karşıya” diye konuşmasını sürdüren Baraki, “Halkımızın işgalcilere karşı mücadelesi sürecek” dedi. Bariki bütün barış yanlılarını savaşın bir an önce durdurulması için daha fazla çaba göstermeye çağırdı.
Silahlanmaya değil sosyal alanlara bütçe!
Son olarak Almanya Barış Hareketi’nin sözcülerinden Peter Strutynski söz aldı. Alman Hükümetinin Afganistan politikasını eleştiren Strutynski, parlamenterlere Alman askerlerinin Afganistan’da kalma süresini uzatmamaları konusunda çağrı yaptı. Savaş ve silahlanmaya yapılan harcamaların sosyal adaletsizliği ortadan kaldırmak için yapılması gerektiğini vurgulayan Strutynski barış severlerin mücadelesinin Afganistan ve diğer yerlere barış gelene kadar devam edeceğini belirtti. Miting değişik müzik gruplarının yaptığı dinletiyle son buldu.