Bugün Diyarbakır, Mardin ve Van belediye eş başkanları İçişleri Bakanı tarafından görevden alındı. 31 Mart yerel seçimlerinde halkın büyük çoğunluğunun iradesiyle seçilen başkanların yerine, belediyelerin bütün olanaklarını talan eden valiler atandı. Bu uygulamanın hiç bir hukuki dayanağı olmadığı gibi, halkın en meşru hakkını gasp edilmiştir. Valilerin belediyelerine başına kayyum olarak atanması Türkiye’de inşa edilen tek adam diktatörlüğünün hak-hukuk tanımaz uygulamalarının devamıdır.
Bu darbeyi ve halkın iradesine darbe yapanları şiddetle kınıyoruz. Kürt halkının darbecilere karşı mücadelesinin yanındayız. 31 Mart seçimleri öncesi bu belediyelerle birlikte bir çok belediyeye atanan kayyımların, belediyenin bütün olanaklarını nasıl talan ettiği ortadayken, yeni kayyımların gündeme gelmesi, tamamen politik bir karardır ve Kürt ve Türk haklarının demokrasi mücadelesine yönelik saldırıların bir parçasıdır.
İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamalar tamamen uydurma, saldırıya kılıf bulma çabasından başka bir şey değildir. Kayyım tehdidi, 31 Mart seçimleri öncesi bizzat Recep Tayyip Erdoğan tarafından dile getirilmiş, “Bizim adaylarımızı seçmezseniz yine kayyım atarız“ denmiştir. Kürt halkı bu tehditlere boyun eğmeden kendi temsilcilerini seçerek, demokrasiden yana olduğunu bir kez daha göstermiştir.
Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu olarak, demokratik bir Türkiye mücadelesi sürdürenlerin her zaman yanında olduk. Bugün de tüm demokrasi güçlerine, Türkiye halklarının tamamına yönelik bu saldırıya karşı, herkesi demokrasi ve hukuka sahip çıkmaya ve demokrasi güçleriyle dayanışmaya çağırıyoruz. Ayrıca AB ve Almanya tarafından Erdoğan diktatörlüğüne yapılan tüm yardımların ve silah satışlarının durdurulmasını talep ediyoruz.
DİDF Yönetim Kurulu
Köln, 19.08.2018
