Türkiye ve Avrupa’da Kürt siyasetçilere, kurumlarına yönelik baskı, tutuklama ve kriminalleştirme politikaları devam ediyor. Bir yıl önce, 4 Kasım’da Halkların Demokratik Partisi (HDP) eşbaşkanları ve milletvekilleri, ancak bir faşist darbe gününde olabilecek şekilde gözaltına alınmış, sonra da tutuklanmıştı.
Halen aralarında HDP eşbaşkanlarnın da olduğu 9 milletvekili Türkiye’de çeşitli cezaevlerinde keyfi olarak tutuluyor. Aradan bir yıl geçmesine rağmen haklarında iddianame hazırlanıp mahkeme karşısına çıkarılmamışlardır. Bununla da kalınmadı beş milletvekilinin milletvekilliği düşürüldü.
Demokrasi ve hukukla hiç bir alakası olmayan bu uygulamalar açıktır ki, Kürt halkını, demokratik muhalefeti sindirmeye, haklı mücadelesini yönelik uygulamalardır. AKP’nin başını çektiği otoriter-faşist rejim Türkiye içerisinde demokratik muhalefeti her alanda susturmak için yoğun bir çaba harcıyor. Bir tarafta milletvekilleri, gazeteciler, aydınlar tutuklanırken diğer taraftan onların sesi durumundaki yayın organları yasaklanıyor ya da susturulmak isteniyor. Buna rağmen her alanda muhalefet ve direniş devam ediyor.
Ama bu süreçte AKP’nin Avrupa’daki uzantıları da aynı şekilde demokratik muhalefete karşı saldırgan bir tutum içerisinde. Kısa bir süre önce Avrupa’nın değişik ülkelerinde, AKP uzantısı milliyetçi-faşist çevreler Kürt kurumlarına, işyerlerine ve etkinliklerine yönelik saldırılar düzenlediler. Avrupa ülkelerinin güvenlik birimleri ise bu tablo karşısında çoğunlukla sessiz kaldılar. Hatta Kürt kurumlarının düzenlediği etkinlikleri kriminalleştirmek için keyfi engeller çıkarmaya başladılar.
AKP’nin Avrupa’daki uzantılarının yaptıklarına seyirci kalmayan başta Almanya ve Belçika olmak üzere AB ülkeleri, AKP’nin Türkiye’de Kürt siyasetçilerin ve aydınların tutuklanmasına tepkisi de sözde kalmıştır. Her zaman ikiyüzlü politikalar izlenmeye devam etmiştir.
DİDF olarak Türkiye ve AB ülkelerinin Kürt halkına demokrasi güçlerine yönelik keyfi baskı ve tutuklamaları, kriminalleştirme politikalarını protesto ediyor, bütün siyasi tutsakların derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Almanya başta olmak üzere AB ülkeleri, Kürtleri kriminalleştirme yerine AKP ve onun uzantılarına açık şekilde tavır almalıdır.
DIDF YÖNETİM KURULU
Köln, 03.11.2017