Evrensel – Çalışma Bakanı Scholz, Hartz IV yardımı alan ve Almanca bilmeyen göçmenlerin 1 Ocak’tan itibaren kurslara gönderilmesini önerdi. DİDF öneriyi skandal olarak değerlendirdi
Federal Çalışma Bakanı Olaf Scholz, işsizlere yönelik iş piyasasıyla ilgili yeni düzenlemeleri içeren önerilerini hükümete sundu. Verilen bilgiye göre öneriler arasında Hartz IV’le yaşayan göçmenlere Almanca bilme zorunluluğu da yer alıyor.
‘İş piyasası politikası araçlarının yeniden düzenlenmesi’ başlıklı öneriler paketine göre, her hangi bir işte çalışmalarına olanak sunacak kadar Almanca bilmeyenler, Göç ve Mülteciler Dairesi tarafından düzenlenen Almanca kursuna katılmak zorunda olacaklar.
1 Ocak’ta yürürlüğe girecek
Almanca kursu zorunluluğu 1 Ocak 2009’dan itibaren geçerli olacak. Yeni düzenlemeler arasında diploma almadan Hauptschuleden ayrılan gençlere diploma alma ihtimali yüksek olması halinde okula devam etme olanağı sunulması da bulunuyor.
Scholz, ARGE’lerin işsizleri teşvik biçimleri sayısının 52’den 25’e indirileceği, bireysel teşviklerin bir araya toplanacağı, işsizlerle ilgilenen personele ne şekilde kullanılacağına bağımsız karar verebileceği bir bütçe sunulması konusunda da değişiklikler yapmayı planlıyor.
Masrafların azaltılması hedefiyle sanal çalışma ajanslarına yoğunluk verilmesi, işsizlerin internet aracılığıyla anonim iş araması konusunda olanakların artırılması ve Çalışma Ajansı’nın hükümetin sosyal, ekonomik ve mali hedeflerine uygun hareket etmek zorunda bırakılması da ‘İş piyasası politikası araçlarının yeniden düzenlenmesi’ taslağında yer alıyor.
DİDF: Tam anlamıyla bir skandal
Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF) Genel Başkanı Hüseyin Avgan, Çalışma Bakanlığı tarafından hazırlanan ve 1 Ocak’tan itibaren yürürlüğe konulmak istenen Almanca bilmeyen Hartz IV alan göçmenlerin Almanca kurslarına gönderilmesini skandal olarak tanımladı. Avgan yaptığı açıklamada, “Almanca bilmeyenlere Hartz IV yardımı ödenmemesi yönündeki öneri tam bir skandaldır. Özellikle yaşlı kuşak göçmen emekçilerin etkileneceği bu öneri, işsizlikten en fazla etkilenen kesimleri oluşturan göçmenleri daha da mağdur edecektir. Bu önerinin ardında sadece işsiz göçmenlerin hedeflendiğini düşünmek, yanıltıcı olur. Önerinin ardında yatan temel nedenlerden birisi, insanlık onurunu ayaklar altına alan Hartz Yasaları’na karşı gelişen tepkileri yumuşatmak, her zaman olduğu gibi işsizliğin sorumlusu olarak göçmenleri göstererek, emekçilere hedef şaşırtmaktır. Bir yandan asgari ücret talebinin yükseldiği, Hartz Yasaları’nın geri alınması taleplerinin yükseldiği bir süreçte bu önerinin gündeme gelmesi emekçilerin mücadelesini zayıflatmayı hedeflemektedir. İnsanların dil öğrenmesini teşvik etme gerekçesine dayandırılan, hümanist bir kılıfa büründürülmeye çalışılan bu öneri samimi değildir. Yaşlı göçmenleri daha fazla açlığa ve yoksulluğa mahkum edecek bu ırkçı, emekçi düşmanı yasa kabul edilemez. Bu önerinin gündemden düşmesi ise, ancak ve ancak bir bütün olarak Hartz Yasaları’nın kaldırılması, asgari ücretin yasallaşması doğrultusunda süren mücadeleyi güçlendirmekle mümkün olabilir” dedi. (Köln/EVRENSEL)