Kolombiya‘da 28 Nisan’da başlayan grev ve protestolar sürüyor. Eylemlerin başlamasına neden olan “vergi reformu” geri çekilmesine rağmen halk, yoğun devlet şiddetine rağmen grevleri sürdürüp sokağa çıkmaya devam ediyor: Gündeme getirilen tüm neoliberal planlardan vazgeçilmesini, halkın sağlığı ve geleceği için acil önlemler alınmasını istiyor. 5 Mayıs’ta Kolombiya’nın en büyük işçi sendikasının başını çektiği ulusal eylem komitesi tarafından düzenlenen eyleme milyonlarca işçi ve emekçinin yanı sıra, öğrenci örgütleri, yerli halkın oluşturduğu örgütler, sosyal hareketler ve barış örgütleri de katıldı.
Halkın yoksullaşmasına karşı
Kolombiya‘da senelerdir uygulanan sermaye yanlısı politikalar, pandemi döneminde işverenleri korumaya yönelik uygulamalar ve yıllardır süren iç savaşın getirdiği sorunlar halkı daha da yoksullaştırırken, devlet boşalan kasalarını halkın sırtına yıkmak için 6,3 milyar dolar vergi toplamak üzere bir yasa çıkarmayı planladı. ‘Vergi Yasası’ bardağı taşıran son damla oldu. Yüzbinlerce insanın sokaklara çıkarak, kendilerini daha da yoksullaştıracak bu yasaya hayır dediler; devletin cevabı ise halkın üzerine ateş açıp onlarca insanı öldürmek oldu!
Kolombiya’da korona salgını sonucu 75 bine yakın insan yaşamını yitirirken, emekçileri kayıt dışı çalıştırma yüzde 50‘ye ulaştı ve iş güvencesi tamamen ortadan kalktı. Diğer taraftan mali zorluklar nedeniyle halk içinde aşılama oranı çok düşük. Hükümetin 2016’da imzalanan Barış Anlaşması’nın gereklerini yerine getirmemesi, siyasi liderlerin ve silah bırakan gerillaların kitlesel olarak katledilmesi gibi nedenlerden dolayı halkın hükümete karşı tepkisi sürekli derinleşti. Bugün patlak veren ‘Ulusal Grev’ günü hazırlıkları mart ayından bu yana devam etmekteydi.
Hükümet halka yönelik şiddet politikalarına derhal son vermelidir!
Kolombiya’da 28 Nisan’da başlayan 1 Mayıs’ta kitleselleşen protestolara yönelik polis ve asker saldırıları ve çıkan çatışmalarda şu ana kadar en az 24 kişi yaşamını yitirdi. En az 900 kişinin de yaralandığı açıkladı. 531 kişi ise polis tarafından gözaltına alındı. 87 kişinin ise kayıp olduğu belirtiliyor. Devlet Başkanı, yasalara karşı çıkanlara yönelik polisin müdahalesinin devam edeceğini
açıklayarak, saldırganlara cesaret vermekte ve halka karşı işlenen suçları teşvik etmektedir. Birçok uluslararası insan hakları örgütlerinin yaptığı açıklamaya göre, hükümet saldırganlıkta sınır tanımamakta, işkence, tecavüz, gözaltında kaybetme gibi olaylar sıradan uygulamalara dönüştürülmüş durumdadır. Bu saldırganlıktan derhal vazgeçilmeli, Kolombiya halkına karşı suç işleyenler cezalandırılmalı, gözaltına alınanlar serbest bırakılmalıdır.
Kolombiya halkının taleplerini destekleyelim!
Pandemi koşullarında ve hükümetin tüm baskılarına karşı eylemleri devam eden Kolombiya halkının taleplerini destekliyoruz. Ulusal Grev Komitesi yapmış olduğu açıklamada, ‘halkın mücadelesinin hükümetin ‘Vergi Yasasını’ geri çekmesini sağlaması önemli bir başarıdır. Ancak taleplerimiz bununla sınırlı değil. Demokratik hak ve özgürlüklerin garanti altına alınmasını; eylem ve protesto hakkı için Anayasal güvence tanınmasını; katliamların durdurulması ve sorumluların cezalandırılmasını;sağlık yasa tasarısının geri çekilmesini, kitlesel aşılama yapılmasını, herkese en az asgari ücret düzeyinde pandemi yardımı verilmesini; özelleştirmelerin derhal durdurulmasını ve barış anlaşmasının koşullarına uyulmasını istiyoruz”’ deniliyor.Kolombiya halkının dile getirdiği bu talepler, dünyanın
birçok yerinde mücadele eden halkların da talepleridir. Tüm emekçileri Kolombiya halkıyla
çağırıyoruz. Başta ABD ve Avrupalı emperyalistler olmak üzere, tüm emperyalist ülkelerin gerici Ivan Duque hükümetine verdiği desteği kınıyoruz.
07.05.21
Föderation Demokratischer Arbeitervereine e.V.