6 Şubat günü Türkiye ve Suriye’de yaşanan depremin acıları ve kayıpları çok büyük. Bu büyük enkazda hayatta kalanlara yapılacak ilk yardım ve enkaz altında kalanların kurtarılması öncelik oldu. Dayanışma ve yardımlaşarak elleriyle enkazları kazanlar pekçok hayatı da kurtardı. İlk 3 günde hükümetin, seferber edilebilecek ordunun, doğal afet kurumu AFAD’ın atıllığı, bölgeye ulaştıklarında ise yaptıkları yardım ve çalışmanın sınırlığı halkın acılarını, öfkesini büyüttü.
Depremin olduğu ilk andan itibaren pekçok ülkeden Türkiye’ye yardım gönderilmeye başladı. Yunanistan, İspanya, Azerbeycan, İsrail ve başka ülkelerden kurtarma ekipleri gönderildi. Almanya’dan yardım ekibi THW (Teknik Yardım Kurumu) ve gönüllülerden oluşan kurtarma ekipleri deprem bölgesine gitti. Almanya’dan enkazdan kurtarma ekipleri çalışmalarını bitirip dönmelerine rağmen rağmen, halen yardım etmek istediklerini açıkladılar. THW Alman İçişleri Bakanlığı’na bağlı bir kurum ve yüzde 98’i gönüllü insanlardan oluşuyor. Kurtarma ekiplerinin gösterdiği bu dayanışma hem bizlere, hem de deprem bölgesindeki insanlara moral olmuş, güven vermiştir.
Geri dönen kurtarma ekipleri yaptıkları açıklamalarda bir yandan insanları kurtarmış olmanın mutluluğunu, diğer yandan ama endişelerini dile getirdiler. Ermenistan ve İsrail kurtarma ekiplerine karşı yapılan milliyetçi-ırkçılık üzücüdür. İsrail kurtarma ekibi ‘United Hatzallah’ güvenlikleri nedeniyle ülkeyi terketmek zorunda kalmıştır. Yine İspanyol ekibi, yerel kurtarma ekiplerinin yöntemleri konusunda anlaşamadıkları için döndüklerini açıkladı. Açıklamalarında, hızla girişilen enkaz kaldırma çalışmaları nedeniyle halen enkaz altında olabilecek insanların yaşamlarını kaybettiklerini belirttiler.
DİDF olarak herşeyden önce gönüllü kurtarma ekiplerine yardım ve dayanışmaları içn teşekkür ediyoruz!
Kurtarma ekiplerine yapılan ırkçı saldırıları kınıyoruz!
Biliyoruz ki, uluslararası dayanışma hepimizi güçlendirecektir! Yaşasın uluslararası dayanışma!