25 yıl önce Almanya’nın Solingen kentinde ırkçılar tarafından Türkiye kökenli Genç Ailesinin evine düzenlenen ırkçı saldırıdan tam 33 gün sonra Sivas’ta aynı zihniyete sahip olanlar tarafından bu kez Madımak Oteli ateşe verilerek 35 Alevi, devrimci, ilerici aydın, sanatçı, genç katledildi.
Ülkeler ayrı olsa da aynı ırkçı-faşist zihniyet tarafından gerçekleştirilen katliamlar üzerinden tam çeyrek asır geçmesine rağmen, ne yazık ki ne Almanya’da ne de Türkiye’de yeni katliamların olmaması temelinde ciddi yüzleşmelere gidildi.
Sivas katliamından sonra Türkiye’de Suruç, Ankara Tren Garı katliamları işlendi. Bu cinayetleri işleyenlerden de bir hesap sorulmadı.
Bu nedenle Madımak yangını asla tarih olamamış; o gün açılan yara bugün derinleşmiştir. Bir daha asla olmaz dediğimiz insanlık suçlarının misliyle işlendiği günümüzde Madımak kendisini sürekli hatırlatmaktadır.
Solingen katliamı dolayısıyla her yıl Almanya’ya gelip boy göstermek için yoğun diplomatik girişimlerde bulunan Türkiye hükümet temsilcileri ise, mesele Sivas katliamı olduğunda tamamen görmezlikten gelip, bir açıklama yapmayı dahi fazla görmektedir.
Bu nedenle Sivas katliamı öncelikle Türkiye’yi yönetenlerinin utancıdır. Gerçek anlamda bir yüzleşme olmadığı sürece benzer katliamların önüne geçmenin mümkün olmadığı bugüne kadar pek çok kez görüldü.
Bu nedenle, halkların, emekçilerin katliamların hesabının sorulması ve yönetenlerin gerçek bir hesaplaşmaya zorlanması için mücadeleye devam etmekten başka bir seçeneği bulunmuyor.
Solingen katliamını unutmadığımız gibi, Sivas katliamını da unutmayacağız, unutturmayacağız.
DEMOKRATİK İŞÇİ DERNEKLERİ FEDERASYONU (DİDF)
YÖNETİM KURULU
Köln, 02.07.2017