23 Ekim Pazar günü Van’da meydana gelen 7,2 büyüklüğündeki deprem Van’da yaşanan 28. ve son 15 yılın en büyük depremi. Erciş en çok etkilenen ilçe olmakla birlikte, depremin yerle bir ettiği köyler var. Yoksulluk içindeki insanların yaşadığı kerpiç evler, içinde yaşayan bir çok insana mezar oldu. Yüzlerce insan yaşamını yitirdi, binlercesi yaralandı, evini barkını kaybetti. Depremde hayatını kaybeden insanlarımızın yakınlarına ve tüm halkımıza başsağlığı diliyor, geride kalanların acılarına ortak olmak istiyoruz, yaraların sarılmasına bizim de katkımız olsun diyoruz!
Afet doğal da………………………..
Van’da yaşanan deprem ne ilk ne de son deprem olacak. Deprem bölgesi olan Türkiye’de bugüne kadar yüzlerce deprem yaşandı. Depremi önlemek olanaklı değil. Ancak her depremde bu kadar ölüm, bu kadar yıkım olmak zorunda mı? Ölümleri artıran yoksulluk, yanlış yapılanma, denetimsizlik, yandaşlara ihale edilen kamu binaları, yetkililerin, hükümetlerin sorumsuzluğu değil mi?
Yaşanan her afetin ardından yapılan ‘acıları saracağız’ nakaratlarından bıktık. Çünkü acılar sarılmadığı gibi, birkaç hafta sonra binlerce insan kaderine terk ediliyor.Kocaeli depreminin üzerinden 15 sene geçmesine rağmen hala başını sokacak evi olmayan depremzedeler var.Sandıklı depreminin mağdurları çadırlarda yaşıyor. Ve hep olduğu gibi depremde de en çok mağdur olan yine yoksullar, isçiler, emekçiler oluyor. Bunun için işçiden işçiye, emekçiden emekçiye, yoksuldan yoksula, insandan insana elimizi uzatıyoruz.
Acılar dayanışmayla azalır, halkın yaraları birlik ve kardeşlikle sarılır!
Yüzyıllardır birlikte yaşayan, acılarını sevinçlerini paylaşan, Türk ve Kürt halkının her zamandan daha fazla dayanışmaya, birliğe ve beraberliğe ihtiyacı olduğu günlerden geçiyoruz. Ancak insanlıktan nasibini almamış kimi ırkçılar, arkasında büyük bir acı bırakan bir doğal felaket karşısında bile Kürt halkına yönelik ayrımcı tutumlarından vazgeçmiyorlar…
Depremin Kürt illerinde olmasına sevinebilecek kadar ileri giden bu zihniyet halkların dayanışmasının en büyük düşmanıdır. Bugün halkların eşit ve birlikte yaşamından yana olan herkesin dayanışmayı daha da yükseltme günüdür.
Depremin acılarını sarmak, barış ve kardeşliği büyütmek için Avrupa’da yaşayan tüm emekçileri, din, dil, ırk ayrımı gözetmeden dayanışmaya çağırıyoruz. “Evsiz-barksız kalan bir emekçinin evine bir tuğla da benden olsun, anasız-babasız kalan çocuğun üç öğünü de benden olsun, karda-kışta ortada kalan bölge halkının battaniyesi, çadırı, sobası olayım” diyen herkesi Van halkının yanında olmaya davet ediyoruz. Karınca kararınca Van halkının acılarına ortak olmak için başlattığımız kampanyaya katılmaya çağırıyoruz. Toplanan yardımları, 17 Ağustos depreminde yaptığımız gibi, oluşturacağımız bir heyetle doğrudan halka ulaştıracağız.
Yardımlar için
DİDF
Postbank Köln
Van Depremi
Konto numarası: 319683509
BLZ:37010050