Krizin ortaya çıktığı günden bu yana işverenlere ve bankalara 600 Milyardan fazla para akıtan hükümet, faturayı emekçilere kesmeye başladı. Federal Hükümet ortakları Pazartesi günü, Almanya tarihinin en büyük “tasarruf paketini” kamuoyuna açıkladı. Sosyal harcamalardan “tasarruf” etmeyi kararlaştıran hükümet, 2014 yılına dek 80 milyar euro tutarında hak gaspı gerçekleştirecek. Tarihte eşi-benzeri görülmemiş ve sermaye kuruluşlarının alkışlarla karşıladığı bu saldırının hedefinde yine işçiler ve emekçiler var. Hartz IV yardımına muhtaç olanların durumu zorlaşacak, sağlık, emeklilik alanlarından ailelere verilen yardımlara kadar birçok hakkımız elimizden alınacak, binlerce kamu emekçisi sokağa atılacak, belediye hizmetleri parasızlıktan daha da kötüleşecek. Hükümet yoksuldan alıp, zenginlere hibe ediyor! Kriz döneminde de bankalar ve büyük tekeller büyük kazançlar elde etti. 2009 senesinde Deutsche Bank’ın karı %25, borsada yer alan 30 şirketin karları da ortalama %20 oldu, Sadece otel sahiplerine yapılan vergi indirimi, işsizlerden kesilmesi düşünülen 5,6 Milyar Euro’ya tekabül ediyor. Senelerdir zenginlerin vergisini düşüren, her koşulda teşvik kredileri adı altında milyarları akıtan hükümet, bu kez de gözünü yoksulların cebine dikti. Bu paket ne ilk, ne de son olacak. Krizin asıl sorumlusu olan işverenler ve bankalar ödüllendirilirken, krizden en fazla etkilenen işçiler-işsizler-emekliler de faturayı ödemeye davet ediliyor. Bunu kabul etmek mümkün değildir. Faturaya karşı mücadeleyi güçlendirelim! Yenginlerin hükümetinin saldırı dalgasını durdurmak ancak işçi ve emekçilerin güçlü bir karşı koyuşu ile olanaklıdır. Bugüne kadar işçi ve emekçiler sürekli para yok diyenlere paranın kimlerin elinde olduğunu göstermek, krizin faturasını asıl sorumlularına ödetmek için yerli-göçmen tüm emekçilerin birleşerek mücadele etmekten başka bir yolu yoktur. Bugüne kadar yapılan kısıtlamalardan en fazla etkilenen, işsizlikten ve yoksulluktan nasibini alan, çocuklarının eğitim sorunu gün geçtikçe derinleşen Türkiyeli emekçilerin bu birliğe ve mücadeleye herkesden daha fazla ihtiyacı vardır. Kısıtlama paketleri en fazla onların yaşamını zorlaştıracaktır. 12 Haziran eylemlerine katılalım! Ekonomik krizin kabullenilmez sonuçlarına karşı başta Yunan emekçileri olmak üzere, İtalya’da, İspanya’da, Portekiz’de emekçiler genel grev ve yürüyüşlerle direniyor. Emekçilerin yolu bu olması gerekir. Avrupa’nın dört bir yanında saldırılara karşı süren direnişlere Almanya’da emekçiler daha güçlü katılmalıdır. Herkesi krize ve sonuçlarına karşı mücadeleyi güçlendirmeye çağırıyoruz. 12 Haziran Cumartesi günü işten atmalara, işsizliğe ve sosyal hakların yok edilmesine karşı başta sendikalarımız olmak üzere, demokratik kurum ve kuruluşlar hep birlikte protesto amaçlı miting ve yürüyüşler düzenliyor. DİDF olarak bu eylemleri birlikte örgütlüyoruz. Tüm emekçileri 12 Haziran 2010, Cumartesi Berlin’de saat 12.00’de, Rotes Rathaus-Alexanderplatz adresinde; Stuttgart’ta saat 10.00’da Lautenschlagerstr. (Hauptbahnhof yanı) adresinde başlayacak olan bu eylemlere katılmaya çağırıyoruz.