Kuzey Ren Vestfalya eyalet hükümetinin (CDU-FDP) ilkokul birinci ve ikinci sınıflarda İngilizce’nin yabancı dil olarak okutulup okutulmaması konusunda sürdürdüğü tartışma önyargıları körüklemeye dönüştü.
Bu önerinin ırkçı-milliyetci AfD tarafından desteklenmesi tesadüf değildir. Dahası AfD ilkokullarda İngilizce’nin kaldırılmasını yerine Almanca ve Matematik okutulmasını seçenek olarak sunuyor.
Kuzey Ren Vestfalya Entegrasyon Meclisi’nin “ilk okullarda İngilizce yerine Türkçe, Lehçe ve Rusça gibi anadillerin okutulması” şeklindeki talebi ise, göçmen çocukların eğitimine hiç bir katkı sunmayacaktır. Göçmen çocukların eğitimde yaşadığı sorunların esas nedeni, anne-babalarının geldikleri ülkenin dilini bilmeleri ya da bilmemelerinden kaynaklanmamaktadır. Esas sorun eğitimdeki elemeci sistem, eğitime yeterli bütçenin ayrılmaması, ailelerin sosyal konumu ve Almancanın okul öncesi eğitimden başlayarak yeterli teşvik edilmemesidir.
Başta Türkiye kökenliler olmak üzere bütün göçmenlere İngilizce yerine anadillerini öğrenmelerini önermek, eğitim ve meslek eğitiminde eşitsizliğin daha fazla derinleşmesine hizmet edecektir. Hükümetlerin yanlış politikalarının sonucu entegrasyon alanında yaşanan bir çok sıkıntıyı derinleştirecektir. İngilizcenin her açıdan önem kazandığı bir dünyada, iyi derecede İngilizce öğrenme büyük bir önem taşıyor. Kaldı ki, göç süreci ilerledikçe hangi dilin anadil, hangisinin yabancı dil olduğu da tartışmalıdır.
BILD gazetesinin tartışmayı “Okullarımızda İngilizce yerine Türkçe” şeklinde manşete çıkarması tam anlamıyla provokasyon amaçlı ve önyargıların körüklenmesine hizmet etmektedir. Irkçıların değirmenine su taşınmaktadır.
BILD hükümetin eğitimde yapacağı kısıtlamaların üzerini kapatarak, oluşacak tepkileri yanlış yöne kanalize etmek istemektedir. Bu ayrımcı yayın politikalarını protesto ediyoruz.
DİDF olarak hükümetin eğitimde yapmaya çalıştığı kısıtlamaları, üniversite öğrencilerinden yeniden harç alma planını durdurmayı ve eğitime daha fazla bütçe ayırmasını talep ediyoruz.
İlkokuldan sonra bütün okullarda Türkçe, Rusça, Lehçe, Kürtçe ve diğer “anadillerin” seçmeli yabancı dil olarak tanınması ve okutulmasını talep ediyoruz.
Dil dersi öğretmenleri başka ülkelerden getirilmemeli, Almanya’da yetiştirilmelidir. Müfredat da Almanya’da hazırlanmalıdır.
Ayrıca seçmeli dersler sadece o dilin konuşulduğu ülke kökeninden olan öğrenciler değil, bütün uluslardan öğrencilere açık olmalıdır. Bu gerçekleştiği takdirde önyargıların aşılmasına da yardımcı olacaktır. Başka bir değişle Alman vd. uluslardan öğrencilere de Türkçe ve diğer dilleri öğrenme imkanı tanınmalıdır.
Göçmen çocukların daha iyi Almanca öğrenebilmesi için kreşten başlayarak her türden olanaklar yaratılmalıdır.
Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF)
Yönetim Kurulu
Köln, 10.02.2019